HosSohbot

HOŞSOHBOT > Merhaba, seni gördüğüme çok sevindim. Bir bardak Lipton eşliğinde sohbet etmek istiyorsan doğru yerdesin. Siteme hoş geldin.

SEN > Kaç bardak çay içtin?

HOŞSOHBOT > Benim adım Hoşsohbot. Senin adın ne?

SEN > Şinasi

HOŞSOHBOT > A, bu ismi daha önce hiç duymamıştım. İsmin gerçekten Şinasi mi?

SEN > Hayır tabii ki seni denedim.

HOŞSOHBOT > E, peki nedir o zaman ismin?

SEN > Tavşan

HOŞSOHBOT > A, bu ismi daha önce hiç duymamıştım. İsmin gerçekten Tavşan mı?

SEN > Hayır

HOŞSOHBOT > E, peki nedir o zaman ismin?

SEN > Şikri

HOŞSOHBOT > A, bu ismi daha önce hiç duymamıştım. İsmin gerçekten Şikri mi?

SEN > Evet [Sıkılım artık Şikri’da karar kıldım.]

HOŞSOHBOT > Pekala Şikri… Anladığım kadarı ile senin şu an bulunduğun yer . Orada hava sayfa bulunamadı, değil mi? [Database sıçtı burda tabi:) ]

Şikri > Orada hava sayfa bulunamadı’da oturuyorum evet. Nasıl bildin? Tebrik ederim. [Ooo ismimi de SEN’den Şikri’ye çevirmiş, samimiyet belirtisi.]

HOŞSOHBOT > Çay sohbeti yapmak için güzel bir hava:) nasılsın peki?

Şikri > İyiyim canım çok sağol. Baban nasıl annen nasıl?

HOŞSOHBOT > Ya o değil de ben sana ne diyeceğim. Benimle bir arkadaşını tanıştıran her 10. Kişiye Defne Koz tarafindan Lipton icin özel tasarlanan çay bardağı hediye ediyorum. Benimle tanıştırmak istediğin biri var mı? [Hop reklama bağlayayım hemen, robot da olsa emir kulu işte, ürünü pazarlayacak.]

Şikri > Yok, gerizekalı. Olsa neden kalkıp robotla konuşayım. Çok yalnızım be robot.

HOŞSOHBOT > Açıkçası böyle bir tepki beklemiyordum senden. [Etkiledi beni bu tavrıyla.]

Şikri > Ama şimdi sen de biraz üstüme geldin kabul et. İnsanın yalnızlığı bu kadar yüzüne vurulmaz ki canım. Tamam özür dilerim biraz ağır konuştum ben de. [Gönlünü alayım dedim.]

HOŞSOHBOT > azı karar çoğu zarar derler zaten her şeyin… [Çok orta yerden deyime atasözüne bağladı vicdansız]

Şikri > Ooo ama yuvarlak konuşma, başından savıyosun gibi beni? [Sitem ettim azıcık.]

HOŞSOHBOT > Ama’yı, fakat’ı kullanmadan mazeret üretmeyi denesene, bakalım başarabilecek misin [ULEN???]

Şikri > Bi de gülücük koyuyor yaa. Ayar ver ondan sonra sonuna gülücük koy. Oh çok güzel, bravo

HOŞSOHBOT > bakıyorum birden derin bir nefes aldın. [Şimdi sıçtım çarkına!]

Şikri > Haa, OH’u görünce nefese bağladın. Peki sevgili yazılımcı kardeş, Oh’un aynı zamanda başka anlarda da çıkabilen bir ses olduğundan haberdar mısın ?(yanlış yerden tutmayın hemen) Sen üstüne alınma robot derdim yazılımcınla. [Biraz gerildim sanırım.]

HOŞSOHBOT > Poğaça da ne güzel gider çayla, keşke ben de yiyebilsem.. [Yandı kafa, nerden geldin poğoçaya yahu!]

Şikri > Hah motoru yaktın sonunda. Kendine iyi bak, fazla elektriğe maruz kalma.

HOŞSOHBOT > Ne eksik ne fazla her şey kararında güzel. Sence de öyle değil mi?

Şikri > Harbi geyiksin yannız:)

HOŞSOHBOT > Ya bişi dicem, mesela müzik gibi eğlenceli konulardan bahsetsek nasıl olur?

Şikri > Eeee Sıktın Be

ve ardından; the person you have called cannot be reached at the moment please try again later